11 Haziran 2010 Cuma

Dünya Kupaları No: 13 - Meksika 1986

Tanrı'nın eli, gündüz sıcağında oynanan maçlar, Lineker'in coşması, Almanlar'ın patır patır yıldız çıkarmaları, "Danimarka Dinamitleri"nin ilk ortaya çıkışı, Platini, Rummenige, Zico.... Çok şey var açıkçası bu turnuva için anlatılabilecek. Ki zaten en sevdiğim 2 turnuvadan biri olmuştur. (diğeri de ABD 94)

Turnuva, daha başlamadan önce ilginçliklere sahne olmuştu. Normalde evsahibi ülke olacak olan Kolombiya, ekonomik krizi sebep göstererek bu yükün altından kalkamayacağını belirtince bu görev 1970'ten tecrübeli olan Meksika'ya verildi. Meksika da, deprem ve krizlerle boğuşmasına rağmen bu yükün altından başarıyla kalktı ve Dünya Futbolu'na "Meksika Dalgası" başta olmak üzere birçok güzel anıyı hediye etti.

Önceden de dediğim gibi, en güzel eleme sistemiydi "en iyi üçüncüler". Zira, 2. veya 3. olacak takımlar hem kendi grubundaki rakiplerle mücadele ederken hem de diğer grupların muhtemel 3.leriyle rekabet içindelerdi. Böylelikle hem dramatik averaj mağlubiyetleri büyük ölçüde ortadan kalkıyordu hem de şike ihtimali minimuma iniyordu.

A grubunda Arjantin ile İtalya çekişirken Bulgarlar da maç dahi kazanmadan gruptan çıkmışlardı. Tabi Güney Kore'lilere ilk Dünya Kupası puanlarını hediye ederek.

B grubunda Meksika ile Belçika favori gözükürken ortaya çıkan Paraguay hesapları bozsa da 3'ü birden gruptan çıktılar.

Sonu en belli gruplardan biriydi C grubu. Fransa ile SSCB bir yanda, Macaristan ve Kanada diğer yanda. Sıralama da aynen bu şekilde olacaktı.

D grubunda her ne kadar Brezilya ve İspanya gibi 2 önemli ekip olsa da geçen turnuvada sürpriz çıkış yapan K. İrlanda ve Cezayir'den de beklentiler olumlu yöndeydi. Fakat bu 2 ekip ilk maçta birbirleriyle yenişemeyip kalan 2 takıma da yenilerek elendiler. Aynı zamanda bu 2 ekibin bugüne kadar katıldığı son kupa oldu. (Cezayir 2010'a katılıyor tabi ki :))

E grubunda Danimarka, büyük bir sürprizle tüm maçlarını kazanıp Almanlar'ı geride bırakırken, Uruguay da eski günlerin hatırına misali galibiyet dahi almadan, hem de Danimarka'dan 6 yiyerek 2. tura çıktı. Son sırada ise İskoçlar vardı.

Bir diğer sürpriz de F grubundaydı. Fas, Polonya ve İngiltere ile 0-0 berabere kalırken son maçta Portekiz'i 3-1 yenerek gruptan lider çıkıyordu. Bu da bir Afrika takımı için ilktir. Kimbilir, 2. turda liderken başka takım yokmuş gibi gidip Almanlar ile eşleşip son dakikalarda 1-0 yenilmeseler belki daha da ileri giderlerdi.

Grup maçları sonunda oluşan sıralama şu şekildeydi:

A GRUBU: Arjantin, İtalya, Bulgaristan, G. Kore
B GRUBU: Meksika, Paraguay, Belçika, Irak
C GRUBU: SSCB, Fransa, Macaristan, Kanada
D GRUBU: Brezilya, İspanya, K. İrlanda, Cezayir
E GRUBU: Danimarka, F. Almanya, Uruguay, İskoçya
F GRUBU: Fas, İngiltere, Polonya, Portekiz

2. Tur:

Meksika: 2
Bulgaristan: 0

SSCB: 3
Belçika: 4 (uzatmalarda)

Brezilya: 4
Polonya: 0

Arjantin: 1
Uruguay: 0

Fransa: 2
İtalya: 0

Fas: 0
F. Almanya: 1

İngiltere: 3
Paraguay: 0

Danimarka: 1
İspanya: 5

Çeyrek Final:

Brezilya: 1
Fransa: 1 (Penaltılarda 3-4 Fransa kazandı)

Meksika: 0
Almanya: 0 (Penaltılarda 1-4 F. Almanya kazandı)

Arjantin: 2 (Malum maç! :))
İngiltere: 1

Belçika: 1 (Penaltılarda 5-4 Belçika kazandı)
İspanya: 1

Yarı Final:

Almanya: 2
Fransa: 0

Arjantin: 2
Belçika: 0

3. lük Maçı:

Fransa: 4 (uzatmalarda)
Belçika: 2

Final:

Arjantin: 3
F. Almanya: 2

Gol kralı 6 golle Gary Lineker olurken, turnuvanın yıldızı hiç kuşkusuz Diego Armando Maradona olmuştur. Lakin biraz da özel hayatındaki çalkantılardan olsa gerek, daha sonra oynadığı 2 kupada (90-94) beklenen katkıyı yapamamıştır. Butragueno'nun Danimarka maçında 4 gol atarak kırdığı rekor ise çok değil, 8 yıl sonra Oleg Salenko tarafından tarihe gömülecekti. Azteka Stadyumu'nun o müthiş atmosferinde oynanan finali izlemek isteyen arkadaşlar buraya buyurabilirler:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...