11 Haziran 2010 Cuma

Dünya Kupaları No: 14 - İtalya 1990

Yine en ilginç turnuvalardan biri de İtalya '90 Dünya Kupası olmuştu. Oynanan kısır futbol (düşünsenize, Brezilya - Arjantin maçı bile 1 golle bitti!) ve yoğun sertliklere rağmen birçok güzel anıya da evsahipliği yaptı İtalya. Milla gibi, Goygoechea gibi, Higuita gibi renkli kahramanları barındırdı sonuçta.... Ayrıca, "80'ler akımı"nın en son ve belki de en can alıcı konu başlıklarından olmuştur belki de bu turnuva.

A grubunda, Baggio'lu İtalya ile Skuhravy'li Çekler "önümüze gelene bir tekme" hesabıyla gelene gidene golleri sıralayarak ilk 2'de çıktılar gruptan. ABD ise 4 yıl sonraki evsahipliğine hiç te güzel bir prova yapamadı.

Hiç kuşkusuz, turnuvanın en büyük sürprizi B grubunda yaşandı. "İhtiyar delikanlı" Milla ve Arjantin maçındaki kafa golünde nasıl o kadar sıçramayı başardığı bir muamma olan Omam Biyick'in önderliğinde, Afrika Aslanları kupada bir devrime imza atıyorlardı. Sonradan finale yürüyecek olan Arjantin ise ite kaka ilerliyordu.

C grubunda, kupa tarihinin en kötü Brezilya'sı, düşebileceği en kolay gruba (Kosta Rika, İskoçya, İsveç) düşerek ancak o sayede lider çıkabilmişti. Foyaları çok değil, 2. turda sönecekti.

D grubunda Almanlar artık finallerden ders ala ala makina gibi işler hale gelmişlerdi. Hemen arkalarından gelen, turnuvanın en iyi takımlarından biri olan Yugolar ise ilk maçta Almanlar'ın hışmına uğrayınca hemen toparlanmışlardı. Higuita'lı, Valderrama'lı fantastik Kolombiyalılar da gruptan çıkmayı başardılar.

E grubunda, İspanya ile Belçika zaten favoriydi, Francescoli'li Uruguay da 3. lük kontenjanından çıkınca geriye bir tek G. Kore kaldı.

En tuhaf grup ise F grubuydu. Zira, Hollanda ve İrlanda galibiyet alamadan gruptan çıkarken, İrlandalılar işi 1 adım daha ileri götürerek çeyrek finale de galibiyetsiz (penaltılarla) çıkacaklardı. Burada kafama takılan ise, Mısır İngiltere'ye 1 gol atıp ta bütün takımlar birbirine eşitlenseydi, o zaman kim çıkacaktı?

Grup maçları sonucunda oluşan sıralama şu şekildeydi:

A GRUBU: İtalya, Çekoslovakya, Avusturya, ABD
B GRUBU: Kamerun, Romanya, Arjantin, SSCB
C GRUBU: Brezilya, Kosta Rika, İskoçya, İsveç
D GRUBU: F. Almanya, Yugoslavya, Kolombiya, BAE
E GRUBU: İspanya, Belçika, Uruguay, G. Kore
F GRUBU: İngiltere, İrlanda, Hollanda, Mısır

2. turda ise; iki çılgın adam, Milla ve Higuita'nın kapışmasında Higuita resmen madara oldu ve utancından bir daha da Dünya Kupası'nda oynamadı! (şaka şaka :) ) Coca-Cola'nın son dönemde reklamlarında kullandığı Milla'lı gol sevinci işte bu maçta yaşanmıştır. Herneyse, Çekler yine Skuhravy önderliğinde Kosta Rika'yı dağıtırken, Arjantin Brezilya'yı evine erken yolluyordu. Almanlar bol tükürüklü maçta Hollanda'yı elerken, İrlanda bir kez daha normal sürede maçı kazanamayıp Hagi'li Romanya'yı penaltılarla eliyordu. İtalya, Francescoli de olsa Uruguay'ın kendinden çok aşağıda olduğunu kanıtlarken, İngilizler 119'da Platt denen organizmanın muhteşem vuruşuyla Belçika'yı güç bela eleyebilmişti. Yugolar ise her ne kadar İspanya ile uzatma oynasalar da Stojkovic'in liderliğinde kupaya bile erişebileceklerini hissettirmişlerdi.

2. Tur Maçları:

Kamerun: 2 (uzatmalarda)
Kolombiya: 1

Çekoslovakya: 4
Kosta Rika: 1

Brezilya: 0
Arjantin: 1

F. Almanya: 2
Hollanda: 1

İrlanda: 0 (penaltılarla 5-4 İrlanda kazandı)
Romanya: 0

İtalya: 2
Uruguay: 0

İspanya: 1
Yugoslavya: 2 (uzatmalarda)

İngiltere: 1 (uzatmalarda)
Belçika: 0

Çeyrek finalde kupayı belki de en çok hakeden Yugolar, penaltılarla turnuva boyunca kendinden beklenen hiçbirşeyi yapamayan Arjantin'e elendiler. İtalyanlar Schillaci ile İrlanda'yı elerken, Almanlar da artık kaptan olan Matthæus'un penaltısıyla Çekleri safdışı bıraktılar. Ve tabi en dramatik maç: Belki de bir destanın yarım kalmasıdır Kamerun'un elenmesi, kimbilir. uzatmaya kadar gitmişken 2 penaltı ile elenmek kötüdür, lakin Kamerun'un 20 yıldır bu başarının ekmeğini yemesi daha da kötü.

Çeyrek Final:

Yugoslavya: 0
Arjantin: 0 (penaltılarla 2-3 Arjantin kazandı)

İtalya: 1
İrlanda: 0

F. Almanya: 1
Çekoslovakya: 0

İngiltere: 3 (uzatmalarda)
Kamerun: 2

Yarı Final:

İtalya: 1
Arjantin: 1 ( penaltılarla 4-3 Arjantin kazandı)

F. Almanya: 1 (penaltılarla 4-3 F. Almanya kazandı)
İngiltere: 1

3. lük Maçı:

İtalya: 2
İngiltere: 1

Final:

F. Almanya: 1
Arjantin: 0

Schillaci 6 golle gol kralı olurken, Almanlar son kupalarını da birleşmeden önce almış oldular. Bu arada her ne kadar onun sayesinde takımı finale çıkmış olsa da Goycoechea'nın aşırı abartıldığını düşünüyorum. Zira, bir sonraki Dünya Kupası'nda vasat bir kalecinin (Islas) arkasında yedek kalmazdı. (Geçmiş zaman, sakatlanmıştır belki de ben unutmuşumdur dedim ama öyle birşeye de ulaşamadım) Ve tekrar söylüyorum, turnuvada Almanlar ile birlikte kupayı en çok hakeden takım Yugoslavya idi. Zaten birkaç yıl sonra bu takımdan ayrılan topçulardan bazıları Hırvatistan formasıyla destan yazmaya devam ettiler.

2 efsane 10 numara, Maradona ve Matthæus'un karşı karşıya geldiği, duran topların ustası Brehme'nin penaltı uzmanı Goycoechea'yı avladığı, Almanlar'ın 3. üstüste finalinde nihayet kupaya ulaştığı ve "Kaiser" Beckenbauer'in futbolcuyken kaldırdığı kupayı teknik direktörken de kaldırdığı maç için buyrun:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...